Not: Bu yazının ilk yayın tarihi: 19.03.2006
Türkiye'de tüketicinin pek de bilinçli olduğu söylenemez. Eğer öyle olsaydı, kredi kartlarıyla ilgili sorunlar bu kadar büyümezdi. Peki şirketler böyle bir durumda ne yapıyorlar? Elbette tüketicinin bilinçsizliğinden yararlanmaya çalışıyorlar. Buna en iyi örneklerden biri, kredi faizlerinin tüketiciye sunulma şekli.
Eğer birikmiş paranızı mevduata yatırmak isterseniz, bankaların mevduat faizlerinin bugünlerde yaklaşık %13 olduğunu araştırıp öğrenebilirsiniz. Bu oran, yatırdığınız paraya karşılık (stopaj öncesi) bankaların size yıllık %13 faiz vermeleri anlamına geliyor. Peki kredi almak isterseniz durum ne? Bankaların reklamlarına bakarsanız faiz oranları çok düşük. Örneğin, bireysel kredi için sizden sadece %1.85 faiz isteniyor. Peki ama kredi için nasıl bu kadar düşük faiz isterler?
İşin sırrı faizin sunuş şeklinde: Mevduat için bankalar rahatça yıllık faiz oranlarını yayınlarken, kredi için faiz oranlarını aylık olarak yayınlıyorlar. Böylece tüketicinin piyasa faizleriyle kredi faizlerini karşılaştırması zorlaştırılıyor. Aylık %1.85 faizin, yıllık yaklaşık %22 olduğunu (hem de diğer masraflar öncesi) tüketiciye açıkça söylemek, bankaların pek işine gelmiyor anlaşılan.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder