21 Şubat 2008 Perşembe

Sigara İçenler İkinci Sınıf Vatandaş mı?

Sigara konusu açılınca arada sırada duyduğum bir söz de şudur: "Sigara içenlere resmen ikinci sınıf vatandaş gibi davranılıyor." Özellikle bu sözü sigara içmeyen insanlardan duymak bana şaşırtıcı geliyor. Neden mi?

Düşünün ki öğle yemeği için bir lokantaya gittiniz. Yemek sırasında, etrafınızdaki masalaradan birileri arada sırada kalkıp yanınıza geliyor ve size bir yumruk attıktan sonra masasına geri dönüp yemeğine devam ediyor. Niye yaptıklarını sorduğunuzda size şöyle yanıt veriyorlar: "Yumruk atmak hoşuma gidiyor, bütün günün stresini üzerimden atıyor. Ayrıca kilomu korumam konusunda da yardımcı oluyor bana."

Şimdi de seksten sonra yanındaki eşine orgazm yumruğu atan birisini gözünüzün önüne getirin.

İşte, sigara içenlerin sigara içmeyenlere yaptıkları bu örneklerdeki yumruk atmaya benzetilebilir. Nasıl ki birlerinin size gelip yumruk atmasını kabul etmezsiniz, bulunduğunuz ortamda sigara içilmesini de kabul etmemeniz gerekir. Çünkü ikisi de birilerinin zevki için, sizin sağlığınızı tehlikeye atan durumlar. Ekonomi dilinde buna olumsuz dışsallık (İngilizce: negative externality) deniyor.

Bazıları bu yazdıklarıma karşı çıkıp, "sigara içmeyenler, sigara içenlerin olduğu yerlere gitmesin" önerisini getirebilirler. Ancak bunun uygulanması neredeyse imkansız; çünkü sigara içilmeyen lokanta, bar, kafe veya kahvehane yok gibi. Sigara içilmeyen bölümü olan lokantalarda bile bu bölümlere sigara dumanı doluyor. (Avrupa'nin ortasındaki bir ülkede, bir amerikan lokantasında, sigara içilmeyen yer isteyince bana tuvalet kapısının önündeki bir masayı vermişlerdi.) Kısacası, şimdiye kadar asıl sigara içmeyenelere ikinci sınıf vatandaş muamelesi yapılıyordu.

Bazıları da sigaranın sadece sigara içenlere zarar verdiğini, buna kimsenin karışmaması gerektiğini iddia edebilir. Zaten kimse sigara içenlerin sadece kendilerine zarar vermelerine karışmıyor. Sigara yasaklarıyla engellenmek istenen, sigara içenlerin içmeyenlere verdiği zarar. Yoksa herkes istediği kadar sigarayı açık havada veya kendi evinde içme konusunda serbest. AB'nin gençleri sigaraya başlamamaya teşvik için hazırladığı web sitesine göre, AB'de her yıl yaklaşık 19 000 sigara içmeyen insan, sigara içenler yüzünden ölüyor. Amaç bu insanların öldürülmesini engellemek.

Bir dahaki sefere biri sizden izin almadan yanınızda sigara içmeye başlarsa, ona bir yumruk atmayı deneyin. Eğer bir şey demezse, sigara içmeye devam edebilir.

14 Şubat 2008 Perşembe

Sigara Yasakları ve Lokantalar

Özellikle bar ve lokanta sahipleri Türkiye'de uygulanması kararlaştırılan geniş kapsamlı sigara yasağına, bu yasağın müşteri sayılarını düşüreceği korkusuyla karşı çıkıyorlar. Türkiye'de bar sayısı gözardı edilebilecek kadar az olduğu için ben konuya lokanta sahiplerinin gözünden bakmaya çalışacağım. Sanırım lokanta sahipleri sigara yasağının sonuçlarının ne olacağını tam kestiremiyorlar:
  • Müşteriler lokantaya yemek ve içmek için gidiyorlar; sigara içmek için değil. Bu yüzden de sigara içen müşteri sayısında azalma olacağını beklemiyorum.
  • "Duman altı" olmaktan korktuğu için lokantalara uğramayan sigara içmeyenler, lokantaların müşteri sayısını arttırabilirler.
  • Eğer bu yasaklar gerçekten uygulanabilirse, Türkiye'de sigara içen sayısında azalma olacağını bekleyebiliriz. Hem bu yüzden, hem de lokantada sigara içememekten dolayı, müşterilerin daha çok harcama yapması beklenebilir. İştahı kapattığı bilinen sigara olmayınca, müşterilierin iştahlarında bir artış olacaktır. Bu da lokantaların satışlarını arttırmasını sağlayacaktır.
Sonuç olarak ben, sigara yasağının lokantalar için daha iyi olacağını düşünüyorum. Son yapılan araştırmalar da örneğin Avustralya ve İrlanda'daki yasakların lokanta ve hatta bar müşteri sayısını arttırdığını gösteriyor.

Dünyadaki gelişmiş ülkelerin çoğu Türkiye'nin planladığı sigara yasağına benzer yasakları çoktan uygulamaya başladılar bile. Ama Avrupa'daki iki ülke bu konuda Türkiye'nin de gerisindeler. Sigara içenler için cennet, içmeyenler için cehennem olan bu iki geri ülke şunlar: Almanya ve Avusturya.